SADI-S

Tüp Mide ve Tek Anastomozlu Mide Bypass Ameliyatı

SADI-S Ameliyatı Nedir?

SADI-S ameliyatı tüp mide ameliyatının kısıtlayıcı özelliklerini ve duodenal bypassın emilim azaltıcı işlevini, tek bir mide-barsak anastomozu içeren kilo verme ameliyatında birleştiren, son yıllarda giderek artan bir ivmede kullanılan cerrahi tekniktir. Hem önemli kilo verme potansiyeli sunmaktadır hem de metabolik etkinliği çok üst düzeydedir.

SADI-S Ameliyatı Nasıl Yapılır?

SADI-S ameliyatı 100-120 dakika arasında sürer ve genel anestezi altında laparoskopik yani kapalı teknikle yapılır. Karın cildinde 4 ya da 5 tane milimetrik boyutlu kesiler yapılır.  Oluşturulan bu deliklerden kamera da dahil olmak üzere çeşitli cerrahi aletler yerleştirilerek ameliyat yapılır. Ameliyatın ilk aşaması mide boyutunu önemli ölçüde küçülten tüp mide ameliyatıdır. Midenin yaklaşık %80’i çıkarılarak geride küçük bir muza benzeyen yeni tüp formu oluşturulur. Midenin küçülmesi hastanın ileriye dönük porsiyon kontrolünü yapmasına yardımcı olur ve ayrıca vücuda açlık sinyalleri gönderen ghrelin hormonunun üretimini azaltır. Ameliyatın ikinci aşaması ise ince barsağın kalın barsakla birleşim yerinden 300 cm mesafedeki segmentin on iki parmak barsağının ilk kısmına anastomoz yapılması işlemidir. Böylelikle tüketilen her hangi bir gıdadan emilebilecek kalori miktarı önemli ölçüde kısıtlanmış olur.

Bu aynı zamanda vücudun sağlıklı kalması ve çalışması için kritik olarak ihtiyaç duyduğu vitamin ve besinlerin emilimini de kısıtlar, bu nedenle SADI ameliyatından sonra günlük takviyeler kritik olacaktır.İlk olarak mide üst kısmında ve küçük kenarında 8-10 cm uzunluğunda ve yaklaşık 30 ml hacminde mide poşu oluşturulur. Yeni mide poşu daha sonra ince barsağın orta kısmına yaklaşık 100 cm barsak bypass edilerek birleştirilir. Böylece ince barsağın ilk kısmı (on iki parmak barsağı) atlanır.  Ardından mide barsak anastomozundan 150 cm uzağa barsak barsak anastomozu yapılır. Midenin geri kalanı ve on iki parmak bağırsağı vücutta kalır ancak artık gıda sindirimi için kullanılmaz. Pankreas ve safra salgılarının barsakla buluşması sağlanır.

SADI-S Ameliyatı Kimlere Yapılır?

BMI > 50 ise veya  BMI= 35-49 ve ayrıca tip 2 diyabet, yüksek tansiyon, kalp hastalığı, uyku apnesi gibi obezite ile ilgili bir veya daha fazla hastalık eşlik ediyorsa SADI-S ameliyatı tercih edilebilir. Ayrıca diyet ve egzersizle kilo vermede başarısız olunmuşsa, yetersiz bir tüp mide ameliyatı gibi bariatrik cerrahiden sonra yeniden kilo alınmışsa SADI-S uygun bir tercihtir.

SADI-S Ameliyatının Avantajları Nelerdir?

SADI-S ameliyatının avantajları: önemli miktarda kilo kaybı sağlar. Bir yılın sonunda yüzde 75-80 civarında fazla kilonun kaybedilmesine imkan tanır. Ayrıuca Tip 2 diyabeti azalttığı veya ortadan kaldırdığı kanıtlanmıştır. SADI-S obezite ile ilgili birçok komorbiditeyi hafifletir bunu yaparken de yalnızca bir tane bypass kullanır. Mide çıkışında yer alan kas halkasını koruduğu için dumping sendromu riskinde diğer bypass tekniklerine göre çok daha azdır. Ayrıca diğer tekniklerden sonra ek kilo kaybı istendiğinde veya yeniden kilo alımı ortaya çıktığında mevcut tekniği revize etmek için kullanılabilir

SADI-S Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

SADI-S ameliyatı sonrasında ömür boyu vitamin ve mineral takviyesi almak gereklidir. Her türlü cerrahi uygulamanın riskleri vardır. SADI-S ameliyatı da şu riskleri içerebilir: anastomoz yerlerinden potansiyel sızıntılar; barsak delinmesi, enfeksiyon, kanama, safra reflüsü, barsak tıkanıklığı, beslenme eksiklikleri.

SADI-S ameliyatı geri döndürülemez. SADI-S uygun kişiler için mükemmel bir ameliyattır ancak agresif bir tekniktir. Bu nedenle hasta seçimi, hastanın uyumu ve cerrah tecrübesi çok önemlidir.

Tedaviler